top of page
TÜRMOB BAĞIMSIZ DENETİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK MERKEZİ
-
Bağımsız Denetim Nedir?Bağımsız denetim kavramı ticaret hukukumuzda ilk defa 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Kanun’da yer almıştır. Bağımsız denetim; Finansal tablo ve diğer finansal bilgilerin, finansal raporlama standartlarına uygunluğu ve doğruluğu hususunda, makul güvence sağlayacak yeterli ve uygun bağımsız denetim kanıtlarının elde edilmesi amacıyla, denetim standartlarında öngörülen gerekli bağımsız denetim tekniklerinin uygulanarak defter, kayıt ve belgeler üzerinden denetlenmesi ve değerlendirilerek rapora bağlanmasını ifade etmektedir. Kaynak: www.MuhasebeTR.com
-
Bağımsız Denetimin AmacıBağımsız denetimin amacı şirketlerin mali tablolarının Uluslararası muhasebe standartlarına uygunluğunun denetimidir. Böylece şirketlerin mali tablolarında tam bir standart sağlanmış olacak ve mali tabloların anlaşılabilirliği artmış olacaktır. Kaynak: www.MuhasebeTR.com
-
Bağımsız Denetimleri Kimler Yaptıracaktır?6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre bağımsız denetim yapacak şirketleri belirleme yetkisi Bakanlar Kurulundadır. Bakanlar kurulu ise bağımsız denetime tabi olacak şirketleri belirlerken hem aktif büyüklüğü hem de cirosal büyüklükleri aynı anda göz önünde bulundurup ona göre bir kriter geliştirecektir. Kaynak: www.MuhasebeTR.com
-
Kimler Nasıl Bağımsız Denetçi Olabilecektir?6102 Sayılı Kanuna göre bağımsız denetçiler Kamu Gözetimi Kurumu tarafından belirlenecek 3568 Sayılı Kanuna göre meslek mensupları arasından seçilecektir. Kanunun son halinden önce Yeminli Mali Müşavirlere ve Gümrük ve Ticaret Bakanlığında 10 yıldır denetçilik yapanlara sınav şartı getirilmemişti ancak gelen yoğun tepkiler nedeniyle geri adım atılmış ve denetçi seçme yetkisi sadece Kurul’a bırakılmıştır. Kaynak: www.MuhasebeTR.com
-
Bağımsız Denetimi Sadece Bağımsız Denetim Şirketlerimi Yapacaklar?Hayır. Bağımsız denetimi sadece bağımsız denetim şirketleri değil hem mali müşavirler hem de yeminli mali müşavirler bireysel olarak da yapabilirler. Zira, 6102 Sayılı kanunun 400. Maddesine göre Denetçi, ancak ortakları, yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir unvanını taşıyan bir bağımsız denetleme kuruluşu olabilir. Orta ve küçük ölçekli anonim şirketler, bir veya birden fazla yeminli mali müşaviri veya serbest muhasebeci mali müşaviri denetçi olarak seçebilirler. Görüldüğü üzere şirketler bağımsız denetim noktasında hem bağımsız denetim şirketleri veya sadece Mali Müşavir veya Yeminli Mali Müşavir ile de çalışabilirler. Kaynak: www.MuhasebeTR.com
-
Dünya EkonomisiDünya ekonomisi; toplumun büyümesi, iktisadi yaşamın gelişmesi ile büyük ve ortak bir pazar haline dönüşmeye başlamış ve işletmelerin uluslararası ekonomik faaliyetlerinde artış meydana gelmesi sonucunda işletmelerce yürütülen finansal faaliyetler de yoğun ve karmaşık bir hal almıştır. Sermaye piyasalarında küreselleşmeye paralel olarak gerçekleşen gelişmeler ve yabancı sermayelerdeki hareketlilik işletmelerin finansal durumlarını ortaya koyan tablolarda yer alan bilgilerin kolay anlaşılabilir, kıyaslanabilir ve şeffaf olmalarını zorunlu kılmaktadır. Bununla ilgili olarak finansal bilgilerin taşıması gereken ölçütler kavramsal çerçevede belirlenmiş ve temel destekleyici niteliktedir. •Finansal tablo kullananların sayısı ve etkinliğinin artması •Güvenilir bilgi ihtiyacı •Finansal tablolarda açıklayıcı olmayan, hatalı, noksan ve hileli bilgilerin bulunması ihtimali •Ekonomik işlemlerin ve bu işlemlere ilişkin kayıt ve tabloların karmaşık olması •Maliyet ve zaman kaybı •Bilgi edinme güçlüğü gibi nedenlerden dolayı işletme yönetimi tarafından üretilen bilginin doğru, dürüst ve yasalara uygun olarak yürütüldüğü konusunda karar alıcılar için güvence sağlayacak bir mekanizmaya ihtiyaç duyulmasını gerektirmiştir. Üretilen bilginin doğru, dürüst ve güvenilir olmamasının temelde 2 nedeni söz konusudur. Bu nedenlerden ilki; hata, ikincisi ise hiledir. Hata ve hile arasındaki temel fark kasıttır. İşletme yönetimi, işletmeyi olduğundan daha iyi veya kötü göstermek amacıyla finansal tabloları manipüle edebilmektedir. Muhasebe manipülasyonu, hem raporlanan dönem karını etkileyecek gelir tablosu kalemleri üzerinde yapılan işlemleri hem de işletmenin finansal yapısını etkileyecek bilançoya bağlı işlemleri içermektedir. (Demir ve Bahadır, 2007:2). Yani finansal bilgi manipülasyonu sadece gelir tablosu değil, başta bilanço olmak üzere tüm finansal tablolardaki kalemleri etkileyen dolayısıyla işletmenin finansal performansını olduğundan farklı gösteren işlemleri kapsamaktadır.[1] Finansal tablolarda hata genelde kasıtlı olmayan, yani dikkatsizlik veya bilgi eksikliğinden kaynaklanabilmektedir. Kullanıcılar açısından güvenilirliği düşük bilgiler ışığında karar almak risk faktörünü önemli ölçüde arttırmaktadır. Bu nedenle güvensiz bilgilerin risk seviyelerinin düşürülmesi gerekmektedir. Bu durum kullanıcılar açısından büyük önem taşıyan Denetim olgusuna ihtiyacı zorunlu kılmıştır. Dolayısıyla bağımsız denetimin faydalarını şu şekilde özetleyebiliriz; •Finansal tablolara olan güven düzeyini yükseltir. •Suiistimal ve yolsuzluk eğilimini azaltır. •Muhasebe kayıtlarında hatalı işlemlerin azalmasına yardımcı olur. •Muhasebe hatalarının düzeltilmesini sağlar. •İşletmelerin şeffaflığına katkı yapar ve piyasadaki güvenilirliğini yükseltir. •Kredi kurumlarının kredi değerlemede karşı karşıya bulundukları bilgi riskini azaltır. [1] Tuğba Uçma- Finansal Bilgi Manipülasyonunda ve Hileli Finansal Raporlamada Denetçi Sorumluluğunun Belirlenmesine Yönelik Yapısal Eşitlik Modeli (SEM) Uygulaması-Doktora Tezi,2010 s.9
-
KISALTMALARABD ( Amerika Birleşik Devletleri) AICPA (Amerikan Sertifikalı Kamu Muhasebecileri Enstitüsü) ASB(Avrupa Serbest Bölgesi) BDS( Bağımsız Denetim Standartları) BDDK (Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu) BOBİ FRS (Büyük ve Orta Boy İşletmeler İçin Finansal Raporlama Standartları) FASB ( Finansal Muhasebe Standartları Kurulu) FFMS (Faizsiz Finans Muhasebe Standartları) GKGMİ (Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkeleri) GKGDS ( Genel Kabul Görmüş Denetim Standartları) IAASB (Uluslararası Denetim ve Güvence Standartları Kurulu) IAS ( Uluslararası Finansal Raporlama Standartları) IESBA (Uluslararası Muhasebeciler için Etik Standartları Kurulu) IFAC (Uluslararası Muhasebeciler Federasyonu) ISA (Uluslararası Denetim Standartları) KGK (Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu) KÜMİ FRS (Küçük ve Mikro İşletmeler İçin Finansal Raporlama Standartları MSUGT (Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri) SAB 99 (Staff Accounting Bulletin No:99) Bağımsız Denetimde Önemlilik SEC (Amerika Birleşik Devletleri Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu) SPK (Sermaye Piyasası Kurulu) TMS (Türkiye Muhasebe Standartları) TFRS (Türkiye Finansal Raporlama Standartları) TMSK (Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu) TTK (Türk Ticaret Kanunu ) UDS (Uluslar arası Denetim Standartları) UFRS (Uluslararası Finansal Raporlama Standartları) UMS (Uluslararası Muhasebe Standartları)
-
MUHASEBE VE BAĞIMSIZ DENETİM KAVRAMLARIMuhasebe, İşletmenin finansal nitelikteki işlem ve olaylarına ait verilerin kaydedilmesi, sınıflandırılması, raporlanması ve yorumlanması sürecini kapsayan bir bilgi sistemidir. Muhasebe departmanın da üretilen bilgi, işletme ilgilileri tarafından karar alma aracı olarak kullanılmaktadır. İşletme ilgilileri ya sezgilerine ya da bilgiye dayanarak karar almaktadırlar. Bağımsız Denetim işletmelerin finansal tablolarının incelenerek Genel Kabul Görmüş Muhasebe İlkelerine Uygunluğu hakkında bir görüşe varılarak rapor halinde sunulmasıdır.[1] Maliye ve Gümrük Bakanlığı’nın 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 175 ve mükerrer 257 sayılı maddelerinin bakanlığa verdiği yetkiye dayanarak çıkartılan 26.12.1992 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 1 numaralı Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği(MSUGT) ile muhasebe yöntem ve esasları; 1. Muhasebenin Temel Kavramları 2. Muhasebe Politikalarının Açıklanması 3. Mali Tablolar İlkeleri 4.Mali Tabloların Düzenlenmesi ve Sunulması 5.Tek Düzen Hesap Çerçevesi, Tek Düzen Hesap Planı ve Tek Düzen Hesap Planı Açıklamaları olmak üzere 5 bölüm halinde açıklanmıştır. Bir işletme tarafından benimsenen muhasebe yöntemleri, muhasebe politikaları olarak adlandırılır. Önemli muhasebe politikaları mali tablolara eklenen dipnotlar aracılığı ile açıklanır. Muhasebe politikalarının tutarlı bir şekilde uygulanması esastır, buna rağmen yasal düzenlemelerdeki değişmeler, standartlardaki değişmeler ve işletmenin mali tablolarının daha gerçekçi olacağı düşüncesiyle muhasebe politikalarında değişikliğe gidilebilir. Bu durumda değişikliklerin nedenleri ile birlikte açıklanması gereklidir.[2] Muhasebe Sistemleri Genel Tebliği uygulanmaya başlanmasıyla birlikte işletmelerin sağlıklı, doğru, gerçeği yansıtan muhasebe bilgileri üretmesi sonucu muhasebe denetiminin kolaylaştığı ifade edilebilir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı yeni TTK ile işletmelere muhasebe denetimi zorunluluğu getirilmiştir. İşletmelerin muhasebe denetimlerinin yapılmasının kontrolü için yeni bir kurul olan Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim standartları kurumu kurulmuştur. Böylece, işletmelere yatırım yapanlar, kredi verenler ortaklar gibi ilgililerin makul güvence altına alınması yasal bir kontrol mekanizması olan bağımsız denetimi doğurmuştur. Kamusal bir görev alan, işletmelerin muhasebe denetimi, 6102 sayılı yeni TTK ile güvence altına alınmıştır. Türkiye’ de muhasebe denetimi işletmelerin gerçek durumunu yansıtması için finansal tabloların denetiminin ilgililere makul güvence sağlaması sonucunu doğurmuştur.[3] [1] Nejat Bozkurt-Muhasebe Denetimi- Alfa Yayınevi, İstanbul,2012 ss. 44-45 [2] Muhasebe, Denetim ve Bağımsız Denetimin Gerekliliği – Murat Erdoğan Doğuş Ün. İ.İ.B.F [3] Seval Kardeş Selimoğlu ve Şaban Uzay, Muhasebe Denetimi, Gazi Kitapevi, Ankara, 2014, ss73-74
-
Bağımsız Denetçilik Sınavı ve Yetkilendirme Koşulları SunumuSunumu indirmek için Bağımsız Denetçilik Sınavı ve Yetkilendirme Koşulları Sunumu 2024
bottom of page